bugün

entry'ler (2)

yol veren sürücüye teşekkür etmek

teşekkürü edemiyorsun ki. edecek zaman olmuyor. Size de oluyor mu bilmiyorum ama sürüünün yol verip vermediğini anlamam için geçen bir yılın sonunda artık başı eğip bir özür dilemem gerekiyor önce.

ya da niçin bu kadar geç anladım diye kızarıp ilahi bir güçle karşı yola zıpladığım da oluyor.

hatta ve hatta "lanet olsun buna nerden yol verdik" diyerek şoförün yol vermekten vazgeçtiği ve o sırada da benim yola bir adım atmaya karar verdiğim anların tokuşması da olabiliyor.

yazarların nicki nin anlamları

Atlas'ın kız versiyonunu yaratmak istedim.

Herkesin taşıdığı kendine ait bir gökyüzü var ve ben bu gökyüzülerine bakıp da "Ama bunda çok yıldız var! ne kadar da güzel!" diyecek kadar kıskanç ve kibirli; "Bunun sırtladığı gökyüzü ne kadar da karanlık ve ağır duruyor! yardım etmeliyim!" diyecek kadar da merhametliyim.

“Gök kubbenin altında böyle iki büklüm dururken insanların bütün sorunları gelir kulağıma. onlar kendi paylarına düşeni sorguladıkça, her şeyin boş olduğunu daha iyi anlarım.”

Bir de işin bu yönü var ki aslında bizler sahip olamadıklarımızı düşündükçe içimizde bir yerde karanlık bir hastalık yaratıyoruz. böylece belki de ölümü bizi beklediği yerden daha beriye çağırıyoruz ve ölüm ayaklarımıza kadar geldiğinde de sahip olduklarımıza ilk ve son bir defa bakıyoruz ama her şey bitmiş oluyor.